ARİF SAÇAN'IN ANISINA
Hani senden evvel gelenler,
Dağı taşı soluksuz biçenler, Omzunda sıla hasreti çekenler, Binler yaşayıp bir gün için ölenler? Boyluydun uzunca Çıt çıkmazdı kızınca Yaraların azınca Sen Hakk’a yürüdün. Tekerli ata binerdin Dört bir yana dönerdin Uğrun uğrun gülerdin Sen Hakk’a yürüdün. Uğraştın bahçe, tarla, çapa Irgatlık düven yaba Koydular tahta kaba Sen Hakk’a yürüdün. Kısa ömür yürüdün Kanser dediler eridin Altı ayda çürüdün Sen Hakk’a yürüdün. Zanğı köyünde karlı bir dağıdın Kalanların yaksın senin ağıdın Kâh atlı kâh yayan yürüdün Hakkını helal et sen Hakk’a yürüdün. Bağın aralığından görünürdün Soğuk kuyu lastiğinen yürürdün Hezan dağı gibi gürüdün Hakkını helal et sen Hakk’a yürüdün. Evinizin tahta kapıları kilitsiz Hekimlerde kanser dedi umutsuz Bilemedik ateş miydi yoksa buz? Hakkını helal et sen Hakk’a yürüdün. Salacana varıp da tutmuyor eller Garalmış ocağı tütmüyor derler Ağlar ardından Hezan dağı dipsiz göller Hakkını helal sen Hakk’a yürüdün. Evini yaptılar çamın altına Lafların kaldı bize hatıra Ettiğimiz kusurları vurma satıra Hakkını helal et sen Hakk’a yürüdün. Yalan dünyada gülmedi yüzün Essah dünyada solmasın tenin Durmasın yörüsün gemin Hakkını helal et sen Hakk’a yürüdün. |