ŞEHİT ULUBATLI HASANSurların tepesine çıkmak gerekti, Bursa’nın Ulubat Köyü memleketi, Hasanla Sultan’ı sanki bir yürekti, Sura çıkmayı kafaya koydu Hasan. Yıl bin dört yüz elli üç, bir gece başlar, Üstüne atılır onca oklar, taşlar, Konstantiniye’yi alır korku, telaşlar, Sancağı dikmeği akla koydu Hasan. Beklemedi O’da, Sultanı Mehmet gibi, Hanesinden, devletinden aldı edebi, Ulaştı birden oldu küçük çelebi, Tıfıl delikanlı, bayraktar Hasan. Ulubatlı Hasan en öndeydi yine, Çıkarken surları sanki sevdiğine… Güzel keklik gibi çil kekliğine… Servi boylu, asilce soylu Hasan. Sancakla ulaştı Hasan şanına, Sultan Mehmet de Fatih unvanına… Yazıldı gök kubbenin tavanına, Çatal yürekli, yiğit Ulubatlı! Fatih dahi olmak istedi şehit, Hasan da Sultan da oldular said EŞREFÎ de keşke olsa bir zahit, Surların gülü Ulubatlı Hasan. EKREM GÜRER (YOZGAT 2001) |