YOLCU
YOLCU
Bir yol üzerindeyim Bir menzilden bir başka menzile Gidiyorum… Tepelerden aşarken yollar Bin bir engel görüyorum… Etrafta dağlar, tepeleri aşan umutlarım Yüreğimde bir başka duyguyu engeller. Yol uzar yollarda Dağlar arasından sızan ışık huzmeleriyle. Upuzun uzanır ovaların ortasında Gözlerim kamaşır, Uzayıp giden yolun kenarında bir genç görürüm Parkasının ceplerine yumulup bu yana bakan, Boynu bükük, garip, ürkek… Ben bu yalnız adamı düşünüp kendi halimce Korkuyorum… Engin yalnızlık vadisinin uzayıp giden yollarında Umutsuzca yola, yolculara bakan genç… Ne derdi, sıkıntısı vardır kim bilir? Bu bilinmezlik ikliminde yalnız ve kimsesiz... Hangi gam, keder, hangi efkârdır alıp getiren Bir başına bırakan bu yalnızlık iklimine… Biz araçlarımızla teğet geçerken yanından Ardımızca bize bakan gençten uzaklaşıyoruz. Onlar hep yalnız ve kimsesizler, Kimdir, nedendir bekleyiş… Bilemiyorum… Ben ondan uzaklaştıkça ona yaklaşıyorum. Hal hatır soruyorum kendi halimce Öyle bir bakıyor ki ta derinlerden İliklerime kadar titriyorum; Kendime geliyorum… Ortada ne yol ne yolcu görüyorum. Yolun sonsuz, yolculuğun sonunda olduğumu Anlıyorum. 25.12.2014 |