Unuttun mu
nicedir susmuş gülüşlerinin
paslanmış saatleri elimde yüreğimde demlenen sevgiyle karıştırıyorum anıları şekersiz gecem terörlü nikotin kokusu üzerimde duman duman seni içime çekiyorum nicedir yüreğimdeki korsan afişlerde ismini arıyorum seni özleyerek ormanlar sensiz sarı dağlar matemli çorbama sıktığım limon çürük usumdaki ayrıcalığının sureti öksüz nicedir keklik sekişlerini özleyen ben tutsak özlemlerin tam ortasındayım dilimde kınsız acılar ardımda atlılar her sabah şafağa seni soruyorum kızgın demirlere nurlu adını işleyip yorgun atların nallarını onarıyorum ah nicedir ters dönmüş yüreğimde hayallerimin yalnızlık denizlerinde üstüm başım perişan gece sarhoşu karanlığa hükmetmeyi öğreniyorum nicedir bu göz yaşı imparatorluğunda seni ayrı limanlara götüren şiirleri başka denizleri sevdiren balıkları seni benden geri götüren yılkı atlarını tutunduğum cılız dallara asıyorum nicedir her kavgasında büyüdüğümüz her kasırgasında ölümsüzlüğe erdiğimiz çıldırtarak denizleri içimize çektiğimiz bir sevdanın ayinini kendimle yapıyorum nicedir kaldırıp atamıyorum işte seni yaşamın bu bitap denizlerinde tarumar renkten renge bürünür içimdeki kumullar dudaklarındaki yıldız öpüşlerini anarak dokunuyor soğuk yanaklarıma hatıralar nicedir gittin ama dönmüyorsun sevgili yüreğindeki harelerle mutlu musun oralarda yüreğindeki aşkla ve ruhundaki şarkılarla nicedir unuttun mu yoksa beni buralarda Selahattin Yetgin |