ASUMANİçten içe ağladığım anlardan bir an bilmiyorum neydi içime kar yağdıran gelse de şu kız kurtulsam yalnızlıktan oh kapı çalıyor geldi galiba asuman gel asuman gel de bak gökteki kızıl çiçekli bahçelerde açıyor siyah renkli çiçekler pazar yeri gibi gökyüzü gürültülü, karışık günahkar rüzgarlar geziniyor gökte esiyor deli deli çöllerle barışık hangi çiçeğin gölgesinde dinleneceksin asuman göz gözü görmüyor, her yer toz duman gök düştü düşecek sis buğu hevenk hevenk bulutlar başımıza üşüşecek martılar çığlık çığlık sesleri boğuk yaz değil asuman ille de ille çiseler kış soğuk of asuman offff sırtıma kör bıçak yemiş gibiyim dizlerim titriyor yalpa yalpa bedenim sarsılıp duruyor başımı almış bir duman yalnızlıklar içinde bırakma beni asuman anlatmak istiyorum acılarıma gem vurmadan dizginlerinde salınmış tay gibiyim ne yöne koşacağımı bilmiyorum gırtlağıma bir yumruk misali saplanmış hıçkırığım içimde boğuluyorum hayırdır de be asuman keder vuruyor başıma azgın bir sıtma gibi geldi usulca vermiyor hiç aman neye uzatsam elimi felek çıkıyor karşıma yıkıyor beni boylu boyunca bakma öyle korkulu gözlerle asuman alnımdan ay vurmuş suskunluğum beni korkutuyor ayrılık göğsümde dövününce ölümü his eden yaşam ürperiyor ah asuman anıları katlayıp kaldırmak zor geliyor bana yüreğim kor oldu çeliklendi gözlerim duman duman ne olur can yoldaşım asuman şekil ver bakışlarıma biliyorum diyorsun ki bu kızın hali yaman dur , şöyle arkana yaslan geldin çok uzak yoldan çay demledim karşılıklı içelim boş ver diyip dedikodulara geçelim diyorum ki asuman bir şiir yazayım sana dair anlatayım saçını kaşını gözünü vesair vesair resm edeyim güzel yüzünü asuman iyi ki varsın tilili çekip yas tutuğum şu dünyada bana kârsın buna inan sen olmasan asuman dolanır yüreğime yılan, çıyan kasvet içinde geçer zaman |