YORGUN DÖNÜYOR YELKOVAN
yokluğun
yalnızlığımın çamura saplanmış ritüeli yokluğun ahu zarımın izbeye dönmüş seyri ateşten çığlıklar yükseliyor göz pınarlarımda güneşten hıçkırıklar yorgun dönüyor yelkovan dilimdeki sana dair tüm cümleler yarım kalıyor sanki ölümün soğuk nefesi fırsat kolluyor nice ağıtlar yakıyorum her bir soluğumda hasretin zehir’ i sürülüyor metruk yüreğime midemde kekremsi bir tat peyda oluyor kuruyan nehirlerim elimi ayağımı bağlıyor leblerimse sinek avlıyor |
esenlikler dilerim