Hoşgeldin Ey Nur-i Dilâra
Hoşgeldin
adı güzel kendi güzel efendim Güneşten aydın, aydan parlak Hoşgeldin yüzü güzel huyu güzel efendim Asırlar ötesinden salat sana selam sana Ey ruhu pak, sırrı güzin ey nur-i dilara Sevmedi bizi kimse sen gibi hem o ne güzel hitaptı bize o ne latif seslenişti daha kundakta iken mübarek ağzında "ümmeti ümmeti can kurban canlar kurban yoluna anam babam feda olsun diye sevdi seni cümlesi Şimdi hangi hasret bu kadar acıtır hangi aşk yakar bu denli içimizi gurbetin bağrımızda taş hangi söz anlatır o gülleri imrendiren güzelliğini Yokluğun gözlerimizde katre katre yaş keşke biz olsaydık efendim açlıktan karnına bağladığın taş Mübarek hanende halkalar olsaydık dizi dizi başında uçacak kuş var gibi dinleyen biz olsaydık seni. Hicrete giderken yatağında Ali olsaydık mağarada yoldaşın Ebu Bekir başını okşadığın bir yetim ayağında toz olsaydık Efendim. Selam sana salât sana Ey Sırr-ı Furkan Ey Nurû Rahman sırrı güzin Ey nur-i dilara... |