EN SEVGİLİYE
Ya Resulallah!
Gözümle görmedim seni sesini hiç duymadım Görmüş mü diye göze, ‘kaş’a sorarım seni. Şeytan vesvese verdi hatrın için uymadım Şükrederek yediğim, ‘aş’a sorarım seni. Seni gören ashabın ne kadar mutlu imiş Ölçü İslâm olunca her şey hudutlu imiş Görmeden iman eden ümmet umutlu imiş Cezbe halinde sanıp, ‘keş’e sorarım seni. Biliyorum; o mel’un şeytan sana bürünmez Şenin şekline girip ‘sen’miş gibi görünmez Tedbîren her rüyanın peşi sıra yürünmez Yakaza ve rahmani, ‘düş’e sorarım seni. İlk vahiy geldiğinde Hıra olmuştu mekân Sana ilk inanan Hatice cennetmekân Sana düşman kesildi Leheb, Cehil feşmekân Hıra’dan parça diye, ‘taş’a sorarım seni. Senin kendi kabilen hicrete mecbur etti Ebubekir sâdık dost, yoldaştı sana yetti Sevr’de siz bekliyorken melekler hep gözetti Gördüğüm güvercine, ‘kuş’a sorarım seni. Namaz Mü’mine miraç onda eğilir başlar Rab’biyle bu sohbette gözden dökülür yaşlar Bilerek kılmıyorsa Cehennem onu haşlar Secdedeki kullarda, ‘baş’a sorarım seni. Engellilik imtihan sabredene ödül var İsyankâr olunursa olur dünyaları dar Diğer uzva verilir hem de fazlası kadar Ahraz ile âmâ’ya, ‘şaş’a sorarım seni., Bir ümitle ağlarım adınla coşa coşa Yüce dağlar düz gelir ararım koşa koşa Sevgin gönlüme sığmaz hem doluya hem boşa Toprağı elle eşe, eşe sorarım seni. B e h l ü l! feryadı buysa, nağmesi olsa sazın Bestelenip okunsun duyulsun bu avazın Baharın hep kış oldu, Peygamber’im hem yazın Seni hatırlatır ki, kışa sorarım seni. 26.09.2023 |