Bir yumruk....
Bir yumrukla bin oyunu söndürmelisin
Gözü yumak çarmıhına gerildiğinde ellerin Yenmek için ve de vicdana yenilme günü Değildir bugün Savaşmayı bilmek gerekir dostum Hırsla vedâ etmelisin eski günlerine Bir yumrukla bin oyunu söndürmelisin Yaşamak gerekir adı sonsuz olan Neresi cehennem kalır Neresi cennet sana Cehenneme tükürmek Cennete merhaba demenin adıdır belki bu yumruk Saatlerce düşün taşın bu oyunu kuranlara Bozan bir elini parmaklarınla birleşmeli Belki de kalbin yüreğin ve de Hançlı kafesin yoldaşım Ser gibi gelen biryoldan ayrılmalısın Sırra dokunmalı yollar Gözleri ilmek ilmek çözmelisin Umuda and içerek Ümitle yürümelisin bu yoldan Bir yanı ölüm korkarken Bir yanı buz tutmalı ellerin Silah kesmeli Bıçak birleşmeli ellerinde Tam kaşın ortasına kaşını dikerek Bir yumruk vurmalısın yüz hatlarına hayatın Gün ağarmış saçınla vicdana gelen yürekleri avucunda tutmanın dilidir Ve de saç ağarıp sabretme günü değil Hayının Ihanetinde boğulduğu bir günde Mavi için Özgürlük için bir yumruk vurmalısın Gölgesine yabancının gözü varken İşığında elleri kinle nefretle Boğuşmuşken Bir yumruk vurmalısın tam da ortasından Bin oyuna elveda ile Çarmıha gergin bir imza En büyük vebâlken Sana dokunan ellerinle Sağ gösterip Soldan vurmalısın... Gün ağarmış dillerinde bir çelenkle ...vurdumduymaz sokakların soluklarında Ağarmış dillere inat yaşaman gerek Ölmeden ve de ölümüne inatla... Saat gibi taşımalısın yumruğunu Yelkovan gibi eğildikçe Akrep vurmalı kalbin... . Gezgin imgeler... |