Yarâ benziyor muyum?
Kelamlara boğulmuş
karanlık bir şehrin Dölyatağı sevdadan yönü evrilmiş Gözlerinin fenerine boğulmuş huyunda ışımalarla ruh alınır cemalinden Derinlerden bir feyz ağ kokuyor Gıpta edilmiş minberlerden Zan ile uslanmanın kasveti San ile cürmüm yasak sana ey yâr Gönülgâhın muma dokunduğu kemalinden Kuru bir çatlak gibi vaveyla çıkarır suyunda Şahın desturunda bir cehennem ki siperlerinden Eylülün imzasında şaraplarından bağ kokuyor Rengarenk bir mermidir Gök özgürlükten yana mavi kokar ama Deli bir kıblede sanrılardan Hezeyansız bir gölgede Halisunasyon kalır bana gözlerin Vurulmuşum sana ey yâr Saatin yelkovanında bir nazar ile Gül bahçeleri Gönül tahtlarıdır Nû tekerlemelerinde Sana s/âklı bir ab ı hayat müptelasına Ölümün değirmeninde Taş taş üstünde öğütülen hasret yığınlarına Dönmez dul kalan şerbetler Bakiresi özlemlerin soğuk bir ahirette Elim degerse ayetinle suretine Belki şiirim insan olur ... Gezgin imgeler... |
şiirin nehir kıyısına vurmuş,
ve sesi halen yankılanıyor..
şiirsellikten çok ötesi, tebrikler
karan