Çıkmaz yaşamlar
Akmaz sular, yağmaz karlar varmaz yollar,
Kıtlık baş gösterir hayatı yaşanmaz kılarken. Birde bakmışsın ki! Sel sürükler, deprem yıkar, afet göç ettirir, Yollar bir birini kesmiş şaşırır kalırsın. Aşılmaz dağlar geçit vermez kanyonlar derken; Her şey aşılır geçilirken kendini aşamaz topluma varamazsın. Çıkmaz yaşamlara girersin. Bir yokluk, her şey varken sende ne var? Her şeyin yokluğu var. Nere gideceksin ne yapacaksın! Kaldın mı? Her şeyin kavşağında. Bir yolun yok gidecek. Ama bir insansın bir türsün, türüne başvurursun. Ne çeşit bir insansın o çeşit insanlara varısın. Bir çeşit değil misin salt tür müsün? 2 x 2 = 4 yoksun ve 4 varsın. İşin hem zor hem kolay. Her çeşit insana gider bir çeşit olamadan ayrılırsın. Ya da ayrı ayrı takılırsın. Çıkmaz sokakta yaşar gibi kendine dönersen. Çıkmaz yaşamını bir yaşarsın. Ben yaşamam bu çıkmaz sokakta Yaşamam bu çıkmaz hayatı mı? Ölürüm öldürürüm hiç deme! Kapısız penceresiz bir dama girersin. Mahpusa düşersin çıkmaz hayatını da göremezsin. Bir şeyi olmayan orta yerde kalırken, Her şeyim olsun diyeni kara delik yutar. O zaman neyin varsa verirsin. Kader mahkûmuysan kaderine göre yaşarsın. Zeynel ile Fatma aynı mahallede yaşarlar. Birbirlerini nefret edercesine o kadar çok severler. Zeynel babasının marangozluk işini tutsaydı. Fatma dikiş nakış öğrenseydi. Zeynel Fatma’yı babasından isteseydi. Evlenselerdi. Çocukları olsaydı geçim derdine düşselerdi! Hiç çıkmaz hayata düşerler miydi? Zeynel vurgun yapacağım diye mafyanın eline düşer. Çare mafyanın adamı olur. Fatma şöhret olacağım diye bir pezevengin eline düşer. Hayat kadını olur. Çıkar bir yolu var mı? Ne kadar zengin olsan da bir çıkar tarafı var mı? Yine bir çıkmaz sokakta bir çıkmaz hayatı yaşarsın. Zeynel ile Fatma’nın bir kere daha yolları kesişir. Mafyanın felekten bir gün çalacağı bir geceye denk gelir. Fatma eğlence masasına mezelik ve yatmalık düşer. Zeynel ise korumadır yine mafyanın. Bir an bakışırlar. Sonra neyi var neyi yok bırakıp kaçarlar. Sanki anadan üryan. Varken yokluğa karışırlar. Ne eski sade çıkmaz sokaklarındaki çıkmaz hayatları, Nede yeni zengin sokaktaki çıkmaz hayatları… Nere giderler. Bir seçenekleri yoktur dur. Bir varken biri yokken şimdi ikisi de var ve bir yokluklarına düşerler. Âlem yapılan otelin bir kilometre ötesinde bir hal vardır. Zeynel o hali bilir. O hale gidip bir kamyonun kasasına çıkar tünerler. Kamyon zaten hareket etmek üzeredir. Kamyon Edirne’ye gider. Bir mısır tarlasının başında durur. Zeynel ile Fatma çaktırmadan iner. Tarla boyu giderken bir adam onlara seslenir. Hey bu tarafa bu tara gelin. Sizi Veysel usta göndermedi mi? Irgat değil misiniz? Evet ırgatız. Çalışırlar akşama Veysel ustadan yevmiyeleri alırken. Sizde kimsiniz? Kader işçisiyiz. Siz durun bakalım şu yevmiyeleri dağıtayım sonra sizinle konuşacağım. Korkmayın yardım etmek babında. Veysel usta hikâyelerini dinledikten sonra. Yetecek kadar para yardımı da yaparak. Mersinin Silifke ilçesinde tanıdığı bir kâhyaya gönderir. Şimdi Silifke de Silifke yoğurdu bile yapıp ayran çalkalarlar. Silifke’nin bir köyüne yerleşip karı koca yaşarlar. Bir kız ve bir oğulları olur. Onları tanıyan öldü bilir. Kimlikleri ölmüştür. Kendilerine yeni kimlik edinmişlerdir. Mafya ile bir alıp verecekleri de pek olmadığından peşlerine düşmemişlerdir. Dertleri kendileriyledir. Ancak çözmüşlerdir. Çıkmaz hayatları güzel Anadolu’nun bir köyüne çıkmıştır. Şan şöhret çokta aldanmamak lazımdır. |