Evet varolmaya anlam yüklemeye çalışarak geçiyor yıllarım
Şu pek de dikkate değer olmayan hayatıma
Anlam katmaya çalışarak biraz olsun
Dikkat çeksin istiyorum
yaşadıklarım boy boy gösterilsin bilboardlarda
Geceleyin kayan yıldız dahi bilsin
tüm sevdiğim ve sevmekte olduğum kadınları

Evet anlamak mümkün değildir beni
Sorgusuz sualsiz kabullenmem üzerime düşeni
Çok zaman sana dahi kızamam
Yaptıklarının vicdanına getirdiği yükü
sanmam biraz olsun anlayayım

Sokaktan geçen bir motorlu
kuşluk vakti geldi mi teslim eder paketini
Elleri bağlı otobüs şoförü
garajları tam istikamet bulamaz
Bir makinist tren raylarından kaçırdı mı vagonunu
devrilir yükleri

Evet ucuzdur yaşadığım hayat tıpkı ucuz romanlar gibi
Anlamak yükü ağır fakat yüreği hafif bir kurbağayı
dereden sulak bir arazi dilerken ettiğin duada
Holde biraz yamuk serilmiş halının
dikişleri kaçmış tarafından yürüyorum
düzgün taraflarını kendime uzak il belledim
Siyasi bir haritaya göz gezdirirken
pusulamı kaybetmemden sebep
bulamıyorum yüzünü en sevdiğim şehirde

Adımı söylerken bu kadar zorlanmanın
sebebini iyi biliyorum
fakat söyleyemem
Seni sevmemem konusunda çokça uyarıldım
şehrin ileri gelenleri tarafından

Kara perşembede batan bir tuhafiye dükkanı
anlar beni sen değil
Mallarıma ambargo konmuş
erzaklarım yağmalanmıştır
Fazladan alayım stok yaparım dediğim
bütün mallar yok fiyatına satıldı
Ekonomik terimler artık kulağıma sövgüden farksız

Yüreğime su serpti bir çocuk
Aldırma bütün bunlar soğuktandır
içini ısıt geçer diyerek
Elleriyle boğdu karanlık aydınlığı gördüm
tüm gerçekliğiyle olan biteni
Not defterimde yer verdiğim bütün sızlanmalar
tek kalemde üstü çizili şekilde atıldı çöpe
Hatır için tam üç yıl bekledim
üç yıl bekledim insanlığı

Unuttum hayır unuttum
Bilmem kaç kere seni unutmak için tuz yuttum
Tuz yuttum çünkü
tuzdu beni tekrar susatacak olan aşka

Ölüm fırsat buldu ve geldi yamacıma
cebimde ölmek
aklımda yaşamak
Kendisine haksızlık edildiğini düşünen insan pek tabii ölebilir
İnsan ölüme en fazla üç gün direnebilir

Ben ne büyük bir günah işlemiş olmalıyım ki
İnsan yiyen bitkiler sarıyor bedenimi
Ben ne büyük bir günah işlemiş olmalıyım ki
İnsanlar konvoy halinde ve son sürat geliyor üzerime
Yukardan ip sallanıyor
boynum üç yerden kırılı
Ellerinden geleni ardına koymuyor masumlar
masum olan bir tek onlarmış gibi
Beynime matkapla üç delik açıyorlar
ki bu ustalık eserleriydi bunu yapanların
üç delik çünkü irin akmalı beynimden toprağa

Ölümü bekleyen adam
ölümü de hesaba katarak
aşık oluyor güzel kadınlara
Birçok kişiye aşık çünkü ölüm yaklaşmışken
tek bir kişiye aşık olmak
bir şeyleri kaçırmakmış gibi geliyor ona

Ölümü bekleyen adam ölümü
Ölüme kaşlarını çatarak bakan adam
ölmeyi bekliyor
yaşayarak