SANA GELİYORUM CANN
Sana geliyorum cann
Masmavi baharlar bıraktım ardımda Türküler bıraktım tatlı dillerin zılgıtlarında Şehirler aştım soğuk ve duyarsız Evleri kerpiç yürekleri esir Ölü doğar, tutsak yaşamın çocukları Zincire vurulmuş emek ve alın teri Şehirler geçerim ve yağmursuz toprakları Sana geliyorum cann Bu kentlere, ölüm yağar her gece Her sabah dağlanır bir ananın yüreği Ve şairler vazgeçer aşk şiiri yazmaktan Kekeleşmiş çocuk çığlıkları düşer satırlara Birde mürekkep rengi gözyaşları Filiz vermez kanla sulanan topraklar Gülü Kurşunidir, utancı simsiyah Sana geliyorum cann Kalabalık insanlar arasından geçtim Umarsız ve merhametten yoksun insanlar Görmezler birbirinin gözyaşlarını ve acılarını Hayli zaman olmuş kardeşlik bağı kopalı Samimiyetsiz ve mecburi selamlar kalmış Herkes kendince bir tanrı seçmiş Hem kendileri hem tanrıları günahkar Sana geliyorum cann Sokaklar boyu dizilmiş, umutsuzluklar Köşe başlarında iğrenç pazarlıklar Susturulmuş ozanlar, şairler zindanda Kırık camlar ardında yetim bakışlar İhanet geziyor şehrin dört bir yanında Dilime gem vurulmadan zindana düşmeden Özgür yüreğimle sana geliyorum Sana geliyorum cann Hırçın gökyüzünü peşime takmış, geliyorum Biliyorum, yoluma tuzaklar kuracaklar Kimbilir belkide beni vuracaklar Biraz ilerde, köşe başında, üç kişi İkisi iri gövdeli, diğeri tanıyor beni Kimbilir kaç bıçak darbesi, kaç silah memisi Ölü yada diri, sana geliyorum cann BEŞİR ÇİTAK |
*** SANA GELİYORUM CANN *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...