AYDIN YARINLAR İÇİNMevsim kıştı hava soğuktu Türküler üşüyordu şiir üşüyordu Uçurumlar kazılmıştı dört bir yana Kalemler kırılıyordu birbiri ardına Sokaklar intihar, sokaklar ölüm kokuyordu Rüzgar bakışlım, ak güvercinim Gitme ne olur vuracaklar seni Hüzün kusuyor gecenin ayazı Saç telleri ve kirpikleri üşüyordu Bir gülüş yerleşti dudağının kenarına Ben kalırsam sen susarsan dedi Karanlıklar kavuşmaz aydınlığa Haykırmak gerek bazen sesini duyurmak için Bazende ölmek lazım aydın yarınlar için Bu onurlu bir kavgadır, onursuz devrana karşı Ve zaman silmez, kapatmaz bazı yaraları Bana yakışmaz bir köşeye sinmek Eli kolu bağlı duramam, çatlarım Kurtlulmalı sıcak ekmek ve soğan Aydınlanmalı çocukların kekremsi gülüşleri Yakılmalı yıkılmalı kahrolası zindanlar Yeni bir dünya kurulmalı yasaksız ve zülümsüz Sahip çıkılmalı geceyi yırtan çığlıklara Ses olmalı anaların kederli yüreğine Dil olmalı susturulmuş kalemlere Ben yazmasam sen okumasan Nasıl kurtulur kelepçeli düşünceler Ne farkım kalır ağaç dibinde biten ottan Ve oğlum kızım utanmaz mı babasından BEŞİR ÇİTAK |
Saygılarımızla.