Neresinden baksan, bir yaşam savaşı
Çığlıklar içinde başlar ömür ve sevinç naraları
Halaylar ve zılgıtlar gelişini kutlar
Korkunç bir dünyaya doğdun, dönüşü yok artık
Ana merhameti ile emzirilir çocukluğun
Başlar hayatın çirkin oyunları, büyürsün
Büyürsün kederler, büyürsün acılar
Büyürsün sancılar içinde kudurur gibi

Bir pencere ardına dikilir gözlerin
Başka dünya arayışında bulursun yüreğini
Zor gelir görerek bilerek sessiz kalmak
Katil çocukların yetiştirildiği bu dünyaya
Çünkü bakışların masumiyetine hükmedilmiştir
Çünkü beyninde baskılar, ve kısıtlanmış adımlar
Yaşamak dersin özgürce yaşamak
Yanarsın geceler, yanarsın günler
Yanarsın zamanın çirkin koynunda uyur gibi

Uyanmalı zincirlerden kurtulmuş bir sabaha
Güneş doğmalı tek kişilik hücrelere
Unutmamalı meydanların ayak seslerini
Coşkuyla yürüyen delikanlı gençlik
Neresinden baksan çekilmiş bıçaklar
Dönüşü olmaz yükselince kavganın kıvılcımları
Yüreğin sokaklar, yüreğin caddeler
Yüreğin şehirler boyu yanar bir kibrit gibi

Neresinden baksan darağacında sallanır hayat
Sokak ortasında kurşuna dizilmek gibi
Çocukluğunu zindan kapılarında terbiye etmek
Ve kalan üç beş güne bir ömrü sığdırmak gibi
Ölümden beyaz geceden siyah bir yaşam
İçtenlikle bir çiçeğin yaprağından öpmek gibi
Sayılı günlerden sıyrılıp bahardan bir gün çalmak
Tedirgin şiirler, tedirgin türküler
Tedirgin ağıtlarda ölüp ölüp dirilmek gibi

Neresinden baksan karmaşa içinde bir hayat
Sisli camlar arkasında bir yaşam serüveni
Çokça metal çokça nem ve hüzün voltaları
Uzayan saatlerde daha da büyüyen yalnızlık
Git gide sendeleyerek tükenen umutlar
Acıya agu katıp, zehri şarap içmek gibi
Ve cepteki kirli mendil ile sarmak kanayan yarayı
Ağlayıp kızına ağlayıp oğluna
Ağlayıp çocukluğuna acı ile sarılmak gibi

Neresinden baksan bir sigara içimlik ömür
Yaşanmış günleri tütüne karıp sarmak
Uzanmak belki de gökyüzünde ışıldayan yıldızlara
Yada aya dokumak gözleri açılmamış bir düş ile
Sevdiğinin saçından hüzün taramak gibi
Belki yüzüne dokunmak iki parmağı eksik elinle
Yazılan şiirleri yanağının gamzelerine defnetmek
Tutuşup gözlerine tutuşup gülüşüne
Tutuşup fidan boyuna kül olmak gibi

Neresinden baksan gözyaşları ile kaynayan bir hayat
Bir bebeğin gülüşünü öpmekten uzak
Kokusuna uzak kalmak ocakta kaynayan çorbaya
Ne ulaşılmaz ne kadar yabancı yaşamın tadı
Çırpınırken bir ömür çarkın dişlerinde
Ve aç ve savunmasız ve diken üstünde bir hayat
Ve çakallar arasında bölüşülürken etim
İstemem öte taraftaki süslü cenneti
Çırpınarak şehir çırpınarak köyler
Çırpınarak ülkenin ortasında ölmek gibi

BEŞİR ÇİTAK