Ey Sevda Bilgini Gönül.
Bütün bir gece oturdum buğulu bir cam kenarına,
Toprak aşkına yere düşen yağmur taneleri eşliğinde, Nice cevheri paha biçilmez hazine zamanlar yitirdiğimi, Dipsiz bir deryanın içinde nasıl bilinmeze yüzdüğümü izliyorum... Oysaki ferhat kerem mecnun’dan daha iyi aşka ışık tutardım, Duygularımın mevsimlerine dem vuran karamsarlığa göz yaşı döküyorum, Yüzümü bürümüş kirli sakalımla bir çift yırtık potinle ne diyarlar gezdim, Batan güneşe eş değer sebebim gözlere raslamadığıma yanıyorum... Vakit hayli geç olsada gönül sanırım bu gece doğruyu buluyorum, Ayrılık ocağında name name acılarımın tarfini satırlara döküyorum, Arafta geçirdiğim ziyan olmuş ömrümden eskimiş yılları siliyorum, Bir şarkının sözleri misali dilime doladım muammayı haykırıyorum... Sanırdım yüce dağ başına yeşermiş çınardım boşa yanıp kavrulmuşum, Derviş oldum bu gece hu deyip yanlışlıklardan yavaş yavaş arınıyorum, Hal bilmezlerin yellerle beni savurduğu düştüğüm dert diyarından doğruluyorum, Yanılmaz kul adına hikmeti kudretinden sual olunmaz yaradana el açıp af diliyorum... Ayrılıkların Şairi Osman Dastan © 17 / 06 / 2023. 07 : 20 |