Kutsal SermayeNesini yaşamalı insan dünyada derdin Gelip geçen zamanı huzur ile tükettin Gönlündeki boşluğu doldurmadı ruh bile Yaşadın hep göklerde hayalini hiç ettin Nehir nehir akarak kuruttun deryaları Rüzgârları gözünle kanattın içe içe Sevgilinin yanında aşkı sen mi yarattın Kabirlere imrenip kök saldın saraylara Tapınağa el açıp kilim sattın Tanrıya Tezgâhını dostların ucuza mı kapattın Yalnızlığı tartarak yalnızlığa fırlattın Düştüğünde çıkan ses ulaştı da semâya Tozunu teslim ettin aşkı görmez âmâya Dizlerinde cananın can olmayı bilmedin Ne ağladın ne güldün sanki arza gelmedin Kalbe oturttun dağı zihne rahat vermedin Rüyalarda konuşan diline hiç sormadın Sükûta bulandın da çığlıkları duymadın Sarhoş geldin dünyaya sarhoş kaldın aymadın Aldatarak insanı hüküm sürdün bir müddet Kitaplara yalanı yazarken çektin zahmet Tanımadan dünyayı saldın avazını da Vurup duymayan kılıç kesince kınını da Kalem kalem çürüdün sandın ki çok büyüdün Ne destan ne efsane ne yarın ne de bugün Tanrıyı da hapsettin gönül denen mahzene Bir bilinmez önünde sevdim dedin sen yine |