Güz Yaprağı
Uzak dünyalardan yelken açıp da geldin
Demir attın yüreğimin yalnızlığına İçerime doldun bir tütsü gibi Baharat yüklü denizler tadında Kucak kucak mavilikler getirdin Gönlüme gökler berraklığında Her sabah tutuşan şafaklardan Bir tutam alevdi sanki gülüşün Hüzün yüklü bir çiğ tanesi gibi Akardı gözlerinden bakışın Birer gamzeydi yanaklarında tebessüm Bu aşkın aleviyle durulanmıştı gönlüm Bir güz yaprağı gibi konuşurken gözlerin Kanatırken yüreğimi sevda yüklü bulutlar Sevmenin acısını taşıdım şu göğsümde Bir aşktı saklandı, yüreğimin gizinde Ve bir gün aldı rüzgâr, seni kanatlarına Kırık, dik ve derin, bir deniz kaldı ardında |