la pasiónbiz aşkız, tutkuyuz.. d ’okunacası ayraçsızca kitap, nefsi, nefasetinde yokmuşçasına yarınlar umarsızca ve sorgusuzca, gıyab-ı, kıyamında yaşamak soluna dizgilenen ihtimallerde, soyuna incilenen har-ı imgelerde kıymet-i, kıyametinde aşk’a yücelen öl(eme)mek kadar aşkız çok şükür biz teri ki teni, şehvet-i asaletinde, mahşerinde, âlâ maharetinde dirisine, felsefesine, gelmişine ve geçmişine giyinemeden, soyunmayı, dudağına boyanan kıblesinde ebelenmeden aşk’a sobelenmeyi, soyunamadan aşk’a devrimlenmeyi örgütleyecek kadar aşkız çok şükür biz açız, açığız üzerinize afiyet olsun biraz da kaçığız güllerden dikeniz kanı ki canına çekilen günlerden de aşk ötesiyiz her lisan-ı renkte sevişsekte aksanı mavi delişmen kırmızıyız.. ona, buna, şuna inat ki “mış” casına yaşayanlardan değil doyamamışçasına yaşayacak kadar aşkız, aşk çok şükür biz.. / aşk’ı yaşamaktır tutku, tutukluluk ise aşktan ölmektir. . . . // ilhanaşıcımayısikibinyirmiüç |
Hoş geldiniz, dost kalem.
Saygı ve selam ile.