Hop dedik
Çapkınsın hovardasın anladık bu yönünü
Mangalda kül kalmadı hop dedik be kardeşim Alem biliyor senin geçmişini dününü Mangalda kül kalmadı hop dedik be kardeşim Her bahçeden koparıp zavallı çiçekleri Yaka iğnesi gibi takıp çıktın sokağa Meyhaneye dalıp da içtin içecekleri Ben sana godoş derim, bazıları der boğa Kutu içerisinde buldum bir prospektüs Son kullanma tarihi hayli geçmiş diyordu O kendince civandı ama bildiğin kâbus Ben yemedim yalanı yiyenlerse yiyordu Ağzı değirmen gibi kelime üretiyor Hiç mi sevenin olmaz söyle Allah aşkına Gören herkes kaçıyor oysa hep diretiyor Maskesi düştüğünde döndü çoğu şaşkına Deli mi divane mi ne olduğu belirsiz Fasulye de nimetten yiyince gaz yapmasa Kaşı gözü oynuyor sanmayın ki bu dilsiz Dünya yansa dert değil adamda yok ki tasa Sayıları çok fazla sürüsüne bereket Nerede hata yaptım acep nedir günahım? Sel, fırtına, zelzele bunlar değil felâket Beni kurtar bunlardan duyuyorsun Allah’ım |
Şiirin finalinde sığınılacak yegâne adresi bulmanız da cabası.
Bu hovarda sizin mahalleye uğramaz bundan gayrı Üstâdem. 🙃
Sürüsüne bereket derken,
dilediğiniz yerde kullanmak üzere
çam sakızı, çoban armağanı kâbilinden:
Adam ararım adam, adamcık kâr sağlamaz,
Dediler sürüsü var, sürüsünde sağlam az!..
Hünerli kaleme derûnî hürmetlerimi sunar ve esenlik dilerim.