31
Yorum
60
Beğeni
5,0
Puan
1864
Okunma
Buğulu bir his doğarken kanıyor
İçimin içinde bir ses
Sesiz sedasız gönül tahtamı zorla dağlıyor
Gök kubbede sürerken çekim gücü
Bu kalp nasıl dayanır
Yüzsüzlüğün bu tamı tamına daniskası
tan vakti gibi içimin kızıllığı
alev alev
her hecem
içimin hicran yarasında bir kabuk
üşürler bu kısacık hayat boyu
aşksa elbet sönecektir
gönül bu tek dalda durmaz oldum olası
yol üstü geçişlerde kalır kırmızısı
özlemler bu işin süslü püslü bir aldatması
bedenine kalkan olan hayal gücü
her adımımda yıkar umutlarımı
ayaklarıma toprak derman
donuk hüzünler çıkmaz refaha
aşkta soysuzluk varsa
yalnızlığın tütmez ki bacası
ocağına da düşmez yıldızlar
küllenir o kuytu
gönlümde sararmış bir sevginin hışırtıları
yaprak dökümü gibi
ben yine güzdeyim
ikiyüzlü ve çehrelerde şaşkınım
aslı ne diye
duygusuzluğun geceye karıldığı köşede
hüsran yarası göğsümde
tüm duygularıyla isyan bayraklı dalgalanıyor içim
bil ki kanamalar er geç durur
ya yaşamda yada ölüm ötesi
penceremin o koyu perdesi açılır
suskunluğun avaz avaz bağırtısında
ben bu dersi önceden de almıştım bu aşka ibretler
yolumda yürürken düşürdüğüm gizleri hatırlıyorum da
fazlası ömre zarar
saklımda kalsın ihanetler
görüyorum ki bu aşka
gönlümün elinden bir şey gelmiyor
kavruk bir soluktan başka…
AZAP...(Kadri Atmaca) 01.01.2023
5.0
100% (41)