2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
750
Okunma
Bir el uzatımı mesafeye koyamadım yüreğimi
Acelem var
İnce kumlarda ayak izleri bırakamadım
Sildi saçlarına benzeyen dalgalar
Bir gölge bulamadım içimi serinleten
Karanlık sığınakların tozlu kokusu seslenir oldu
Yakmak için acelem var
Yanmak için acelem var.
Her ışığı dolunay sandım pervaneler gibi
Şekilsiz hecelere mahkûm oldum
Gökyüzünün toprağa kavuştuğu yeri aradım
Bulamadım acelem var
Akşam rüzgârları ılık ılık saçlarını tarasaydı
Yüzünde gezinseydi tülden parmaklar
Görmek için acelem var
Görünmek için acelem var.
Çaresizliğimle geldim kapına
Aç artık acelem var
En kalın perdelerin ardına gizlenmişsin
Bir aralık bulup uzat elini
Çekip çıkar beynimdeki tozlu yollardan
Isıtmak için acelem var.
Isınmak için acelem var
Saniyelerin kuyruğuna bağlı meçhuller
Bir büyüyüp bir küçülen kararsız saatler
Dörtnala giden geceler, gündüzler
Sen hâlâ bekliyorsun, bekleniyorsun
Aldanma “Zaman çok! ” dese de çocuklar
Sen de ben gibisin
Gel artık
Acelem var
Acelen var.
5.0
100% (1)