Aylardan Eylül
Aylardan Eylül
günlerden sen umut yağıyordu gönlümün en bakir tepelerine bekleniyordun vuslatın en güzeliydin belli ki geçmek bilmiyordu zaman zaman sabır duvarımda tembel at en uzun gecemi yaşıyordum Tan yeri ağarırken ağrıların en güzeli oluyordun ne bir gün geç ne bir gün erken tam vaktinde gelecektin belli ki alaca kanat takıyordum yüreğime kan ter içinde dualar ediyordum Meryem’ in dalıydı sanki tutunduğum tutundukça sana yaklaşıyordum güneşin doğuşunu bekler gibi inim inim tattığım bir hazdı annelik annelik bu hazda kaybolmaktı Aylardan eylül günlerden sen beyazlar içinde pür neşe şarkı söylüyordu birkaç melek dört döşek ötede bir kadın feryatlar atıyordu ardı kesilmez bense bu seslerin garip ahengiyle kalbimi dinliyordum en ulvi ritmini vuruyordu -.- - - rahatlıyordum sonra bir fırtına esiyordu ruhumda ya kaybedersem koklayamadan bir yudum sütüm değmeden dudaklarına kadife tenine dokunmadan ellerim ellerim ana olamadan ellerim ana olamadan daha Sırası değildi bu gelgitlerin anladım ki seninle doğuyordum sevincimdi acemi ellerimde ağlayan gözlerinde gözlerimi görüyordum pembe patikler giydiriyordum üşüyen düşlerime Düşlerime gülüşler seriyordum Aylardan eylül günlerden sen güller döşüyordum gönlümün kehribar yollarına düşlerime gülüşler seriyordum Ayşe Ceyhan |
saygılarımı arz ediyorum üstadem.