TUT ELLERİMDEN
Can bedenden ayrılınca
Kavuşunca toprağa Ey yalnız eşsiz ruhum Hoş sedalar yayıyormuş Dilberin dili Güzel şarkılarını ballandırıyormuş Heyhat... Tomurcuğum benim ne fayda. Gözler gördü de yazdı Manşetlerdeydi belleği Okundu eş sütunlar Duygularını açık etti Hüznü yaktı sabah salası Savruldu gazel esti Kırıldı kadehlerinden soldu Bakıra bezeli mahzeni hücrelerin. Caddelerin içtim soğuk ayazını Boydan boya tedirgindi ayaklarım Azap içinde geçtim Karanfillerin rengi kaçtı Ağrısı kaldırımların. Ellerinden tutuşurdu aşk Kalbe yolculuğunda sevgi Parlardı dört yanımda güneş Batmak bilmeyen ufuklarına Serilirdi gözlerim… Doyumsuzluğuyla kucaklaşmak Fısıldamak yârin güzelliğinden Aşkı küpe etmek kulağına Nefes nefese solumak. Umudu karmışken alın terine Henüz bulaşmışken yüze neşe Mutluluğa sonsuz kilitliyken ellerimiz Şairin dizelerine düşmeyecekti Yücelmeyecekti omuzlarda tabut. Titredi ellerinde öksüz sınıfların Sahipsiz yetim kaldı karne Ne olur bırakma tut ellerimden Şimdi biz öldük mü anne? |