YÜREĞİME DÜŞEN CEMRE
Sen nasıl kilometrelerce uzaktan
Uzattın ellerini bana Nasıl dokundun uzaktan ruhuma Ve nasıl taradın saçlarımı Nasıl geldik gözgöze bunca mesafeden Nasıl böyle sardın sarmaladın yaralarımı Ve nasıl hem tabip hem ilaç hem şifa oldun Nasıl düştün hem yoluma hem soluma Ve nasıl böyle hem yoksun hemde çoksun solumda Ve nasıl dudakların deydi anlıma Nasıl böyle okyanus mavisi Ve nasıl uçsuz bucaksız gökyüzü Kelimelerin dili dolaşıyor bu gece Aşk mey,inin tadı var cümlelerin ucunda Ruhum diyorum ruhum Ruhum bu gece ruhuna dolanıyor Sen sar ben hoş olurum tadında Dilimin ucunda bilindik bir şarkı Yüreğimin tenhasında bilinmedik duygular Sen zifiri gecemde doğan gün/ eş Zemheri ayazındaki sıcaklığım Nasıl bir Ağustos meltemi Ve kış mevsiminin yürek cemresi Nasıl böyle ısıttın içimi Nasıl açtırdın çiçeklerimi Ve nasıl böyle ıhlamur kokulu Ve nar çiçeği al,ında Nasıl böyle yürek ahengi Ve nasıl binbir çiçeğin rengi Okyanus ortasında bir girdap Mümkün değil rüzgarindan kurtulmak Sen yıllanmış şarap sarhoşluğu Ve sen sevilen yürek hoşluğu Nasıl böyle amber kokulu Ve nasıl bulaştı uzaktan tenime bu koku Nasıl böyle sindin üzerime Ve nasıl içim dışım sen koktu Ve sen hangi makamın türküsü Hangi ozan hangi âşık yazdı söyledi seni Nasıl doldun kulağımdan ruhuma Ve nasıl böyle uzaktan tuttun ellerimi Sen kapkaranlık ömrümde Bahtımın kaderimin kar beyazı Nasıl böyle aydınlık bir gece doğurdun içime Ve nasıl karanlığıma açılan çiçekli pencere Nasıl böyle hem derli toplu hem darmadağan Ve nasıl hem gökyüzüm her yeryüzüm Nasıl böyle dağılan hüzün Ve nasıl çiçek açtırdın güz,ün Nasıl böyle ısıtan yakan gün/eş Ve buz tutmuş yüreğime düşen cemre Şimdi sensiz yaşanır mı haydi sen söyle... |