Gurbet
uzak bir diyarda yalnızım.
garip, mahsun, kimsesiz. gurbet kınsız kılıç, hasret kanayan yara, özlem sarmış her yanımı, rüyalar karışık, memleket ırak. efkarlıyım düşümde. düşmüşüm yola gidiyorum, sessiz sessiz bir türkü çığırarak. anam benim neredesin, artık gurbet elindesin, kahır ömrüm tükendi. sen benim hep kalbimdesin. bir dere akıyor önümde, kenarında kavaklar. kızarmış güneşin ışıkları, esiyor delice bir de rüzgar. fısıldıyor rüzgar kulağıma, iki satır kelam. gülücükler var yüzünde. işten eve geldi baban, gönderiyor sana benden selam. kavaklar hışırdıyor, bir yaprak düştü suya. iki damla göz yaşım, o yaprakla karıştı akan suya. gurbet tükenmez hasret, ayrılık geldi başa. benden selam götür rüzgar, hem anama hem babama. . . . ismail oral . . . |