AVCI ANLATIR
Tan vaktinde evden kalktın yürüdün,
Avcı çok acıları yutar anlatır. Hava soğuk sırta kaput bürüdün, Tetik dahi çekmez yatar anlatır. Aldere’den geçip verdin bir mola, Kümeye varmaya teptiğin yola, Hep hayal edersin av torban dola, Susturur hanımı çatar anlatır Bundan sonra yolun yokuşa sardı, Önünde Kızılyaka yokuşu vardı, Kurt Kebeni yüksek çıkılmaz yardı Yüreğe biz gibi batar anlatır. Kurt Kebeni’nden yavaş geç avcı Taştan yapar küme yoktur harcı Sırta esen rüzgâr yapar bir sancı, Avcı söze şaka katar anlatır. Bu yollardan asla yürümez katır, Üssüz’ün kekliği Çağşak’ta yatır, Avcı dostluğunda güdülür hatır, Avcılar sırları tutar anlatır Suçtuğu’dan geçip Kebenbaşı’na Avcının ayağı değer her taşına, Sayharmanlar çıkar hemen taşına, Koyaktan tepeye çıkar anlatır. Kayabaşı’nda hiç yolu uzatma, İki yol vardır hep yanlışa sapma, Keklik dururken tavşana bakma, Yokuşta ter döker, koşar anlatır Çillengiç’ten gelir bir keklik sesi, Sesi duyanı avcı tutar nefesi, Köse Musa dağı yolun ötesi, Kanatlar çırpınır uçar anlatır. Yatı avı neşe ile başladı, Avcılar oturdu laflar başladı, Evden söz açıldı söz yavaşladı, Her şeyi bırakır satar anlatır. Özbekoğlu onlar erken döndüler, Hanımı görünce erken söndüler, Avda yaşanmışa dönüp güldüler, Yeni hikayeler atar anlatır 11.10.2022 Yukarı Çağlar Durmuş Ali ÖZBEK |