GeçicekSuskunluğu Suskunluğum Heba ettim İçimdeki sevgi çürüdü Aşk bozuldu Çürümüş leşe benzedi Bendeki ben Seni yıllara versek Yıllara sorsam sonra Karanlığa demir atan kimsesizliğimi Hesabını kim verebilir ki artık Yalnızlığı dağlara serpsek serpsem Ölümsüzlüğü kainatın mührü ile mühürlesek Tattığım acıyı Hissettiğim öfkeyi kıyas bile edemem Kıyas edemem umutsuzluğu Kalem kırılmamıştı daha Kalem daha yazmamıştı düş kırıklıklarımı Biliyorum Yıllar geçicek Özlemler toza boyanacak Umut etmeler Ümit etmeler Tarumar edecek beni Bu satırları sende göreceksin belkide Acımı hissedeceksin belkide Açımı acın olarak görmedikçe Cehennemde yaşamanın ne olduğunu bilemeyeceksin ki Belkide kalbin kırılır ileride Umursamaz Duygu bilmez bir hoyratın elline düşersin Yada kırıkların kalbine saplanan Şeyler olacak Belki anlarsın Cehennem de yaşamanın ne olduğunu Belki anlarsın Her gün Allah’a canını almasını için yalvarmanın ne olduğunu Ölümün tatlı gelmesini Belki anlarsın Her gün yanmayı Her saat bitmeyi Yaşıyor Muş gibi yapmayı Belki bir gün anlarsın... Bitik bir hayatın ortasında yaşıyormuşum Sitem ediyorumdur çoğu zaman Bu uçsuz bucaksız satırlarda Kelimeler dizmek gerekirken Acının dili işleniyor satırlara Güzel cümleler tek bir söz kalmadı Kalmadı hiç bir şeyin Ansızın yok ediyorum herşeyi Katlediyorum özlemlerimi |