KIRK YIL
Bazen diyorum
Keşke kırk yıl önce tanışmış olsaydık Beraber oynar Beraber büyürdük Bazen mızıkçılık yapıp küsmüş olsak da Seve seve iki güne barışırdık Kim bilir belki de geç kalmış sayılmayız . Belki düşecektik yağmur altında bir kuytu çukura Elimiz yüzümüz çamur toprak Şimdiki kadar acıtmayacaktı canımızı hayat. Belki ceviz taşlarlarken mutlu olacaktık Yeşile boyarken ellerimizi Kim bilir belki de geç kalmış sayılmayız . Belki saklambaç oynarken bulacaktık Yada erik ağacının altında bulacaktık kendimizi Bir serçe kadar ürkek ve masumca öperken dudaklarından Belki de hiç bir şey vermeyecekti o hazzı Gözlerinin içine baka baka sevişecektik kim bilir belki de geç kalmış sayılmayız . Geçmiş aradan kırk yıl Saçlarımızda aklar Bir yanımızda kırıklar Her biri hayattan bize kalan Yada kalbimizin bir yerinde vardır Belki de Cam kırıkları kadar canımızı yakan Belki de kırk yılımız daha vardır bize arta kalan Kim bilir belki de geç kalmış sayılmayız . Belki de yaşanmışlara İnat Sarı mavi pembe Yada kızıla çalan güller içinde güzel günler vadedecek hayat Belki de bir özür borcu vardır. Belki yaptıklarından utanır hayat Kim bilir belki de geç kalmış sayılmayız . İlker Bulut |
Emeğine yüreğine sağlık
___________________________________Selamlar