*** GÜL ÇİÇEĞE MEKTUPLAR ***
***********************
Dün sesini duydum da Yaralarım kanadı yine usuldan usula. ’Nasılsın’ dedim sana : ’İyiyim’ derken Kırıktı sesin, boynun bükük. ’Sen nasılsın’ derken İçimde bir hıçkırık ! Zor tuttum kendimi Yerdeki taşlara atmamak için. *** ’Neler yaparsın oralarda’ dedim ’Ders çalışıyorum’dedin usulca Sevindim. Hiç olmazsa bırakmadın İlk günkü gibi kendini... Hep soruyorsun’neler yapıyorsun, nasılsınız’ Boynum bükük, duyurmamaya çalışıyorum Boğazımdaki feryadı : ’Seni bekliyorum... ’Ne yapayım’ diyorum. *** Dün sesini duydum da Adaletsizliğine saydım da Sana-bana bunu yapanların İsyan etti tüm hücrelerim. Bir gazi kızıydın sen İhanet yazmaz bizden Heybeleri ihanetle dolu olanlar Yaşıyorlar hürriyet içinde neden ? Bir bilsen şimdi onun ,gittiğini sonsuza... Ama sana duyuramazdım ben... *** Dün sesini duydum da Sana bu mektubu yazdım Gelmeni bekliyorum bin bir umutla Gelsen de o hep sevdiğin Mor mor çiçek açar mı hayallerimiz Sanmıyorum... Bu defa sararır Gül çiçeğim tarlalarda. Varsın olsun sen gel de İsterse dikenler sarsın bahçemizi Ben yürürüm dikenler üzerinde de Sen gel de... Ben severim sarı çiçekleri de Her biri Güneş renginde olan. Sen gel ! Gül çiçeğim... sen gel... *** Günay Koçak 2.Eylül 2022 |
Kaleminize sağlık Günay hanım
Esenlikler dilerim