30 AĞUSTOS GECESİ...
Pazartesi’lere denk düşen bayramlar,
Bir, Otuz Ağustos gecesi, yağmurlu, Serin denemez, ancak çiseli, Bayraklar... Bayraklar, fakir bayramlar... Bakkal duymadı, Berber içe dönük astı! Öbürü bantlı, biri çengel iğneli! Biri mini çubuk ile, diğeri iple gerdi! O günü, unutamam. Bu günden (*) “Ticâri’lere ne?! Hiçbirinde, ne Bayram vardı, ne de Bayrak astı!.. İnsanlar tınmadı, söylemediler birbirlerine! Ne kimse şaştı, ne Belediye ne Vâlilik, derdini astı! Şehitler bekleştiler, O gün hüzünle, “Bizler, kimler için Şehîd olduk?!” diye, Ruhlarını sızlattık, bu gaflet: Neden?.. Niye?!. Soğutulduk; Al Bayrağımızdan... Acırım! Kefen olsun, isterim. Sarılmak: Pek büyük şeref, Kendini, insan sayanlar: Kat-yat-araba istediler, “Onyedi Ağustos!”u, ne çabuk unuttuk: Heyhât! Bir ömürlük lâzım değil... Lâzım değil, gölgelik! Olmasın! Olmasın... Hiçbir zaman!..İsyân ederim: Bayraksız- Şerefsiz olur mu, yaşamak?! (* Ticâriler: Bu Bayram gününde; Tüm dolmuş minibüsleri ile ticâret yapan ya da Resmî taşıt araçlarında, bayrak asılmamıştı.) Kadir Yeter. TRABZON. Türksesi Gazetesi’nin, 21 MAYIS 2005 Cumartesi gün ve 10804. Sayısının 2. Sayfasında yayınlandı. |
Hemşerim şiirini okudum hiçbir yorum yok okuyanlarda kusur bulmasın lütfen
benim tüylerim ayaklandı.Bizler ne hallere geldik bizi bizden aldılar ne benliğimiz kaldı nede, nede nede....
vah Trabzonum vah ne hallere geldiniz ben uzak illerde Trabzonlu olmaktan övünürken bu şiir beni benden aldı gitti ne sacmaladığımıda bilemiyorum
Hemşerim duyarlı yüreğine sağlık Allah utandırmasın.Bu bayrak altında yaşayıp kat,yat mal mülk şaşalı yaşayıpta bayrağını hatırlamayanları Allah bildiği gibi yapsın.