ayrılık düşünceleri kasıp kavururken fani bedenimi
sıkılırken asıl mevcudiyetim ruhum
vakit akşamdan gecelere dönmede

özenle seçilmiş kelimeler kullanmadan
sadece yazmalardayım
içimi dökebilmekten başka bu boş
kirletilmeyi bekeyen satırlar gibi
kirletişini beklemedeyim benliğimi

varlığım varlığına armağan mı oluyor
ant mı içiyorum
çocuk muyum hala
izin verdiğim bu mu

sorgular içten içe zatımda, cevabı zor, loş ışıkta dedektiflerle aklım
sandalyede oturan biçare gönül varlığım
avukat bulamayacak kadar meteliksiz
bastırılmış evsahibi oynadığı rol bu
kendi gönül yuvasında başrolünden olmuş bir aktör
oturmuş köşkünde makama da
esas kız
yavuz hırsız

oğlana küçük bir figüranlık düşmüş
ara repliklerden bağzılarında
cılız sesi zor zahmet

benliği avuçlarında
istenileni konuşur
istenilen duyulur
avunur
"...

yeter ki gitme kal bende
istediğini söyler
istediğini yaparım

yeter ki gitme kal bende
istediğini düşünür
istediğine susarım

yeter ki kal bende
benliğim kelepçeli
anahtarını yutarım
..."