RÜZGARIN OĞLURÜZGÂRIN OĞLU Eyy rüzgârın oğlu! Hani senden başkası değmeyecekti saçıma, Senden başka esmeyecekti tenimin kıyısına. Hani bensizlik nefessiz kalmaktı... Hani beni gördüğün gün yaşadığını anlamaktı! Cennet ve cehennemin bile sana yetmediği zamanlarda, Hani ben sürgünlüğüne talipliğindim. Eyy rüzgârın oğlu! Yeminini bozduğun aşk orucunun katili kimdi ? Kimdi kaderimizi giriftar eyleyen ? Neydi adem elmanda yumru gibi oturan? Neydi seni bana helâl iken haram kılan? Yanmadım mı? züleyha gibi! Leyla gibi sevmedim mi? Aslı mı olamadım? diyar diyar gezip sana yâr olan. Bilmediğim bir dilde bin aşk yaşattın ! Rüzgârın oğlu. Söyle müstehak mı? yoksa hakkım mı? Sana sevdalanmam. Eyy rüzgârın oğlu! Kırk kilit vurulmuş kalbinin anahtarı... Hangi efsanenin kalesinde gizli? Hangi denizin derinliklerinde esir düştü? Söyle hangi destanın kahramanında saklı? Yolumuz masallara çıkmayacak mı? Söyle canım mı vermeliyim ? Rüzgarın oğluna... Canım feda celladımın yoluna...! RA’ diye DİRİ |