Sevmek Güzel Şey-Çağların Aşkı
gecenin kasvetli yüzünden sıyrılan gelen o ince düşün ellerine sarıldım ve baktım etrafa etraflıca
İLK ÇAĞ tuttum ruhun alevinden sardım günü öylece bir bilmece sundum sırra, elimden geldiğince cevap verdim in kaleme girdim az incelince mağaramda asil ruhlar beni selamladılar yazamadım karanlığı parmağım kırılınca ateşi bulmak değildi bizi yüceleştiren bir hayali yaşatmaktı bizi geceleştiren gündüzü yetiştirmekti bir filizin ardına doğayı sarmalamaktı çiçeğin muradına insan büyür insan yürür insan ölür daima sevketmeli insanları erdem kılan her ana kadını erkeği alıp anlatarak sevmeyi yaşatarak bir yuvada hissettirip tutkuyu farklılıktan renk bularak bırakarak tıpkıyı nefesleri dirltmeli ögretmeli herşeyi ORTA ÇAĞ şatomun sivrilen ucunda sevişmek göklerde izlemek bütün evreni izleyebildiğince ya da bir tarlada mabet kurup dua ekerek bir kadına şapka sunup aşkı ilan ederek sevmek içten geldiğince dönemin önemi yok tutkular aynı tutkular, kadın erkek hep aynı söylenenler, söyleyenler söyletenler hep aynı sevişmenin tarzı bile değişmedi hep aynı çocuklar askılı montlu koşuşurlar yollarda at arabasında madam matmazellerde şehvet bizim osmanlıda mendil örtülünün meramı asyada kadınlar uzun şapkalarıyla şevkte çekik gözler tütsü yakıp geceyi getirince kısa boylu çu yang aşka tutunup savrulunca üçgen çatının altında sevişmeler hep aynı americo yamyamları bizlerin deyişiyle biraz abes giyinirler içlerden geldiğince kadınlar külli çıplaklar erkekler geldiğince fakat ruhları değişmez giyinmek önemsizdir kuru sıcak bir aşk pişer dudakları nemsizdir öpüşürken avuçları dokunurken ensizdir onların kalbine göre sevişmeyen dinsizdir. YENİ ÇAĞ zaman geçti devir geçti yıllar yılları biçti büyüdüm öldüm dirildim koskoca çağlar geçti bir zaman ki insanların ruhları cebelleşti tekrar doğdum ve baktım ki kalemler aynı kalem düşler hala muhterem insanlar hala elem ve umutsuzluk içinde öte güne devrilen bir asi deprem olmuşlar yıkılmaktalar hala anladım ki zamanların ögrettiği daima uyumak uyanmak uyumak... bir aşk kaldı yeni çağa savaşlardan uzakta kaptanlar denizde, komutanlar karada sultanlar koltuklarında cariyeler haremde kadınlar evli ise evlerinde bekarsa bir yiğidin gözlerinde bir yiğit bir güzelin göz bebeğinde yeri yurdu farketmez orta asyada olur avrupada Şarapçı Jack İhtilali bir aşk uğruna sundu aşk bir oyundu dedi süleyman hürrem geldi kuruldu çekik gözün kara yüzün sarı benzin alaka-i mahsusası aşka düşen bir başın öptüğü dudağı ıslatmasıdır devir devire sattı devrinin suntasını herkes alsın da açsın aşkın düş çantasını YAKIN ÇAĞ Hala öpüşüyoruz Yaklaşık kaç yıl oldu bilmiyorum önemi de yok zaten bir zamandan itibaren sonraya ramak kala önceden çok az sonra başladık sevişmeye aşk ırmağın akması ve tenlerin ıslanması ruhların bulanması dudakların yanması kalplerin inanması aklın yuvarlanması diye söyleniyorum ateşi bulduğumuzdan beri ateşimizi söndürmüyoruz sevmek güzel şey çok güzel şey gecenin kasvetli yüzünden sıyrılan gelen o ince düşün ellerine sarıldım ve baktım etrafa etraflıca sevmeyi seviyorum |