257-GAYB VE ZAHİRDaralmış sokaklardan, sonsuzluk âlemine, Hakk’a vuslat ipiyle, tutunup çıkmak gerek. Ezelden gelip hale, gaybdaki mihverine, Zahirde görünmeyen, köprüler kurmak gerek. Her şeyi Ondan bilip, yani Hak’tan Allah’tan, Süt dolu kâsedeki, açan gül olmak gerek. Her şey o’dur yani hak, ismi sıfat mutlaktan, Manasıyla yoğrulup, onda yok olmak gerek. Ruh iyiye taraftar, kötüye olmaz meyli, Kavanozdaki nefse, hesabı tutmak gerek. Yalvarmak acziyetten, ümide yönü meyli, Kapıları bu yolla, rahmete açmak gerek. Doğruluk karşısında, şüpheye düşmeyerek, Hakkı tenzih ederek, ithamdan kaçmak gerek. Öz varlık olan kalbe, iç âleme dönerek, Emir, yasak, kaderde, hayatı bulmak gerek. Şahin HANELÇİ 12.08.2008 ELAZIĞ Fotoğraf Cemile Haşimoğlu’na Aittir. |
Kavanozdaki nefse, hesabı tutmak gerek.
Yalvarmak acziyetten, ümide yönü meyli,
Kapıları bu yolla, rahmete açmak gerek.
Tebrikler çok güzeldi,yüreğinize sağlık...
Kur'ân'da
Kur'ân'daki ayetlere dikkatle bakıldığında, gayb ilmi ile ilgili üç grup ayetin olduğu görülür:
1) Gayb ilmini yalnızca Allah'a (c.c) ait bilen ayetler.
Göklerin ve yerin gaybı (sırrı) yalnız Allah'a aittir.[4]
Rasulullah'a hitaben şöyle buyurulur:
De ki: Göklerde ve yerde, Allah'tan başka kimse gaybı bilmez.
2) Allah'ın, gayb ilmini kendisiyle sınırlı kılmadığı ayetler. Örneğin şu ayetler:
O görüleni de görülmeyeni de bilir; çok büyüktür, yücedir.[6]
Sonra da görüleni ve görülmeyeni bilen Allah'a döndürüleceksiniz.[7]
3) Allah'ın veli kullarının da gayb ilmini özetle bildiklerini gösteren ayetler.
Allah gaybı bilendir ve hiç kimseyi gaybına (sırlarına) muttali kılmaz; ancak kendi rızası ile bir resulünü haberdar edebilir ve Allah onun önünden ve arkasından gözcüler salar.[8]
Allahın rahmeti ve bereketi üzerinize ve üzerimize olsun...Selam ve saygılar