ZOR'A GİDERİM
Bin yıllık ömrümüz olsa da yine,
Kolayı bırakıp zora giderim. Bağdat’ı, Hicaz’ı koyup bir yöne, Dönüp dolaşıp da bor’a giderim. Erenler, dervişler, meczuplar dendi, Her birisinin de yaşamı dindi, Sanki herkeslere bir kitap indi, Bıraktım yuları kır’a giderim. Sağı, solu olmaz bil ki erenin, Deliyle dost olup ceme girenin, Aşkın secdesine yüzü sürenin, Bir elimde sazım kor’a giderim. Rızkı veren Huda, ama inanmaz, Cebine koymadan vallahi kanmaz, Rızk için sebebe bile sarılmaz, Musa olup ben de Tur’a giderim. Meşakkatli, uzun bizim yolumuz, Gönülden gönüle uzar dalımız, Bir vursan kırk kere tozar halımız, İlimden edebe, ar’a giderim Ozan Baki, boş geç, söz kalır ama Sen gibi niceler düşmüştü gama, Belli ki bu yara tutmuyor yama, Mevla’ya havale, sur’a giderim. 4422 Mümin Üstün |