MUTLULUĞUN GÖRÜNTÜSÜ
MUTLULUĞUN GÖRÜNTÜSÜ
Takılır bazen, takılır insan gecenin bir yerinde. Bir düş ki, sarar kollarına. Alır götürür başka diyarlara! Aklın kal derken, yüreğin git der. Ve sen, sen olmaktan çıkarsın! Öylesi bir sarmal ki, hücrelerinde gezinir durur. Aklın çıkar firara. Yüreğin yangın yeri! Hadi ne duruyorsun? Git! Git yüreğinin götürdüğü yere. Ve bir başınalığı alarak yanına, ütopik bir düşe yol alırsın! Duvarda asılı saat’in akrebi, yelkovanla yarışta, sen ise, ona kavuşma telaşında! Zaman geçmek bilmez. Kirpiklerin kanar uçlarından! Ama umurunda değildir ruhunda açılan gedikler! Her adımda yaklaştım derken, için huzurla dolar! Farkında değilsin. Gün denen aymaz, yine aymazlığını yapmış. Böylece düşlerini elinden alır! Ah dersin. Keşke uykuya dalsaydım. Keşke öyle bir rüyadan hiç uyanmasaydım. Ama çok geç! Reelde kavuşamadığın aşk, mutluluk, heyecan elinden alınmış! Geride kalan ise, sadece hayatın gerçeğine uyanmak olur. Sıkarak yumruklarını, gözlerini ovuşturursun! Belki bir nebze gözümde tüten o özlemin, o hasletin, o aşkın açtığı yaralar sağalsın, acısı dinsin. Dinsin de huzur bulayım! O da nafile! Her ovuşturma daha da derine indirir kirpiğindeki kanamayı! Ve yanaklarından sızan iyot kokulu gözyaşların ıslatır dudaklarını! Replikler hep aynı. Yine geceden kalma bir yanı eksik bir düşle güne hoş geldin! Sil silebilirsen gözlerini! Gözbebeğin dolu, dolu. Nasıl bozmasın ki, mutluluk görüntüsünü! Efkan ÖTGÜN |