Aynı
Bana eşlik edecek,
İki hoş sohbet edecek Birini aradım sabah sabah; Yalnız in cin top oynamakta bir de Yolumda cismimi gölgeleyen oyunlar var. Onları saymazsak... Sakinlik... Aynı, Cadde... Aynı, Kaldırım taşları aynı, Sokaklar, Sokak lambaları aynı Ve soğuk Soğuk; aynı soğuk... Yüzümde, İfademi gizleyen Cerrahi maske aynı olduğu halde Adımlarım sanki daha hızlı diyeceğim; o da aynı. Tabansızların bıraktığı izleri basıyorken Bulaşan çamurlarını güç bela çıkarıyorum. Çok geçmeden Alışılagelmiş sirenler duyuluyor yakınlardan; Çakarlarını seçebiliyorum şimdi. Sabahın karanlığında Gözümde giderek büyüyen mavi ışıklar... Hâlâ aynı his, Aynı yürek çarpıntısı... Yanımdan geçerken kanım çekiliyor, İçim ürperiyor, Üşüyorum ve bunu engel olamıyorum. Vazgeç Bir farklılık, Bir farkındalık aramaktan diyorlar; Vah, vah ki vah! Hiç mi alışamaz, Hiç mi hiç sevemez burayı insan; Alışamadım, Sevemedim işte... Günün ilk ışıklarıyla Hicran yaralarım kanamaya başlıyor. Kaçıncı kabuk bağlamalarım, Ve kaçıncı kabuk atmalarım; Bilmiyorum, Sayamam da... İşte başlıyoruz; Her gün ve sil baştan. Bulduğum bir sebep, bir tesellim oluyor. Avuntuları ile yaralarımı sarıyorum sonraları... Bu defa, Bu defa son diyorum; Heyecanla vuslat vaktini bekliyorum. Heyhat! Gün bitiyor; Gece başlıyor, Gece bitiyor; Sabah başlıyor. Ve yine ben sabahın köründe, Gün ışımadan çıkıyorum AYNI yolculuğuma. |
öğüt,sevda ve özlem vardı,
o güzel yüreğine sağlık Üstadım ,
ders vericiydi,akıcı anlamlı düşündürücüydü
kutluyorum Dualarımla selamlarıml her daim.