HodaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Hoda, Kızılcahamam yöresinde çocukların sopalarla oynadıkları bir oyun ve bu oyunda yontularak ortaya konulan koniye benzer ağaç parçasına verilen addır. Oyun ebesi yani çoban tarafından hoda ortaya dikilir. Diğer oyuncular ellerinde birer sopa olduğu halde işaretli ede yerlerinde beklerler. Ededen hodaya her oyuncu sırasıyla sopasını atar. Sopalardan biri hodayı devirmeyi başarırsa herkes sopasını almak için koşar. Çoban hodayı yerine koyduktan sonra oyunculardan birine eliyle değebilirse yeni çoban o olur. Kızılcahamam şivesinde amcaya ‘abıca’, yengeye ‘abıla’, çocuğa ise ‘bebe’ denir. Hoda konusunda internette hiç bir bilgi veya görsel bulunmamasına şaşırdım. Anlaşılan o ki en eğlenceli oyunumuzu bile gelecek kuşaklara aktaramamışız.
Tahtadan hodam vardı benim Çocuklar hodamla oynardı Değnekten sopam vardı benim Hodama vurunca kayardı Abıcam yontmuştu hodamı Kuru bir çamın gövdesinden Abılam vermişti sopamı Kızılcahamam meşesinden Sopa hodayı devirirken Ededen birden koşulurdu Çoban hodayı çevirirken Kahkaha ile coşulurdu Çoban yakalarsa birini Kurtulurdu çoban olmaktan Hak edip koca aferini Vazgeçerdi saç baş yolmaktan Taşa çarpıp hodam yarıldı Doymadı bebeler oyuna Hepsi birbirine sarıldı Zırlayıp durdular boyuna Seğmenoğlu |