Şaştı hayalim düşüm
Şaştı hayalim düşüm
Beyazladı saç sakal Hepsi bir birine karıştı Yıkılmış ya da metruk yapı Kırılmış cam çerçeve Esiyor üzerime sonbaharın Ardında gelen kış ayının Delice esen fırtınaları Yol görünmez sis çökmüş Güzergahın var olan ortasına Zorladikça zorluyor zaten İyice yorgun olan bu aklı Çatlıyor çatlamaz demediğim Sabır ile örülü sabrın zırh duvarı Üzerindeki sıvalı sıvaları Dıştan sessiz içten isyan bayrağı Biraz siyah Biraz gri birazda Akşam la gelen o kızıl rengi Kifayetli sözler olmuş dilimde kifayetsiz Parçalıyor beni yavaş yavaş dilim dilim Dönen zamanın durmayan çarkı Uzaktan dem veriyor sol yanında Acısı olmayan olmayanlar Oysa hiç te kolay değil Dört yanın kapalı olan bir sokakta Volta atıyorum durmadan sağa sola İleriye geriye durmuş fikir üretemiyor akıl Savruluyorum bu aralar bilinmezin girdabında Ne arafa benziyor nede başka bir şeye Hiç görmediğim adsız kocaman bir boşluk Debisi dolmuş baraj gibiyim Dayanmıyor önündeki çelikten betondan Yapılmış yapı hafiften sızıntı Büyütüyor ufak çatlakları Yıkıldı yıkılacak an meselesi Bendini aşıp aktım akacam hiç durmaksızın |