Medyaya Baktığım Zaman
Sinemde yaralar karlı dağ gibi;
Azıyor, medyaya baktığım zaman; Elim gazel döken köhne bağ gibi; Yazıyor, medyaya baktığım zaman; Aya döşenilmiş dörtlü otoban; Doğru gibi olur kuyruklu yalan; Havuzun içinde akreple, yılan Yüzüyor medyaya baktığım zaman. Haddini bilmeyen nice yalaka; Her türlü şirrete duyar alaka; Gözüm iğrençliği görüp mutlaka; Süzüyor, medyaya baktığım zaman. Zulüm nağmesini çığırmaları; “Hak” deyip de küfre çağırmaları; Kedi gibi bir de, bağırmaları; Üzüyor, medyaya baktığım zaman. Nerede tevazu, nerede kerem; Adalet gülünü ben nasıl derem; Yağlı kemik bulmuş üç beş muhterem!!!; Geziyor medyaya baktığım zaman. Hesap yakın, vurdu korku çanları; Bırakıp kaçarlar tüm meydanları; Az da olsa, dürüst olan bunları; Bozuyor, medyaya baktığım zaman. Osman Bölükbaşı Dara |