NE DE OLSA AŞK ŞAİRİN TA KENDİSİ...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Sona ramak kala solmalı mı hüzün ve gecenin peçesine sığışan binlerce tekerleme. Aşkın kökü özlem: Hüznü dahi teselli bilen. Nakaratı yüreğin elbet sevgili Aciz bir firar geceyi tetikleyen Süklüm püklüm rüzgâr. Günü torbaya koydu mu şair Ve işte gecenin peçesi ki tecrübe ile sabit. Bir köle ise aşka Külliyen yalan esareti Ne de olsa aşk, şairin ta kendisi. Şahikanın dünü Düşlerin küpeştesi Dümen kalemde Dirlik inançta Aşksa şaklayan Aşk bazen şarlayan Aşk sadece aşkın inhisarında Dokunulmazlığı evrenin ve şairin Dokunduğu her izlek her kare Düştükçe kimi insan gözünden Sahici bir efkâr bozguna uğratan şairi Elemin yürek sesi Maviden varsa yoksa güzelliğin abidesi. Bir hiciv. Muradı belki de şairin Kılavuzu bülbül konacağı yer önceden belli. İklimin ruhu geçti şaire Şairin nefesi hızlı ve telaşla dokunurken en yükseğe Bir şadırvan kimi zaman yağmalanan yürek Çeşme başı âşıkları ve şiir Oysaki şehrin ortasında yaşayan gün ve gece şairin ta kendisi Kovulduğu yüzlerce köy Hala safça sevmeye ant içmiş bir renk gibi Kusursuz bir hayal gibi Aşkı şakıyan her hece her zerre Evrenin nüvesi ve güftesi olsa olsa Yalnızlıkla çıktığı tepeler Aştığı dağ bayır Sonunda vardı ya kendine. |