NE DÜŞÜNDÜĞÜMÜ BİL YETER
İnan ki bu saatte saçmalamayacağım.
Lütfen dinler misin beni? Sana söz, lafı uzatmayacağım! Bilmeni isterim ki, şu anda ne yaptığım, nasıl yaşadığım hiç mi hiç önemli değil. Sadece ne düşündüğümü bil yeter. Son zamanlarda ben, acıyı da, mutluluğu da, hakkını vererek yaşıyorum. Gülüşünü ayet gibi bilip, Tanrı’nın dili gibi diyenleri, utandırmadan, doya doya gülüyorum yalnızlığıma. Ağladığımda, yer yerinden oynuyor. Adeta Nuh’un tufanı oldu sanırsın. Sevince mi? Bilirsin beni. Koşulsuz, beklentisiz severim hayalini. Sevgi emektir diyenleri de alnından öpüyorum. Ve Emeksiz, özensiz, öznesiz sevenleri de anlamıyorum. Güçlü göründüğümü de bilirim. Öyleyim de zaten. Ama ben de düşü/rülü/yorum bazen. Sonra mı? Sonra, kollarımdan tutup da kaldırıyorum kendimi. Acıyan yerlerimi onarıp öpüyorum gizlice. Sonra devam ediyorum yaşamaya, yazmaya, yazarak yanmaya. Çünkü en çok da yazarken anlıyorum yaşadığımı. Neden mi? Çünkü seninle konuşurken unutuyorum söyleyeceklerimi. Bu yüzden yazarak anlatıyorum kendimi. Telefonda tartıştığımız anlarda bile seni çok, ama çok sevdiğimi söyleyemiyorum. İşte bu halime çok kızıyorum. Şimdi yanımda yoksun ya, seni çok özlüyorum! Belki bu saatlerde yemekler hazırlıyorsun Belki de kanepede uyumak üzresin. Huzurun yerinde olsun kadınım. Biliyorum sabaha yine sensizliğe uyanacağım! Ve yine de seni çok, ve hep seveceğim. Yeni bir güne yeni umutlarla uyan kadınım. Efkan ÖTGÜN |