Orhun'dan Gelen RüzgarOrhun suları kadar serin bir rüzgar esti. Kaşgar şiirleri kadar ince, duygulu bir serinlikti getirdiği. Kıvılcım taşıyan gözlerinin tutuşturduğu ciğerimi ferahlattı. Sonra yüreğimden sayfalar uçuştu. Her satırında senin adını, Benimde söylerken kıvanç denizinde yüzdüğüm iki kelimeyi ; "Seni seviyorum" ları taşıyan sayfalar. Sonra bu sayfalar kanatlandı. Uçtu sonsuzluğa, yare yollanan bir mektup gibi. Orhun suları kadar serin bir rüzgar esti. Gelmeni beklediğim ve bekleyeceğim gönül hanemin yollarına. Gelmeyeceğini adım kadar bildiğim ayaklarının tozunu, Ellerinin güzelliğini getiren bir rüzgar. Orhun suları kadar serin bir rüzgar esti. Sanki bir ulaktı, uyandırdı toprağı. Birden tütmeye başladı hasret dumanları. Hasret dumanları buğulu gözlerimden geçti. Her gece "bu son" diyerek fotoğrafımıza bakan gözlerimden. Ve bu hasret ki uçuşan sayfaların Kanatlarına ipek, mektubuna mürekkep, yoluna yoldaş, Aşkına tarif oldu. Orhun suları kadar serin bir rüzgar esti. Şiirle örülmüş bir anadolu kilimi gibi Serildi yollarına, ardına dalan bir çift göz. Hakkında kim menfi konuşsa Dilini mühürlemek olur ilk işim. İşitse adını kulaklarım bir lahza Çeksem kokunu içime bir nefes Ve kaçsan rüyalarıma bir an Orhun suları kadar serin bir rüzgar eserdi. Zihmimdeki sımsıcak, usul usul hatıralar Kapılırdı rüzgara, düşerdi sokaklara, yollara Uzakları yakın, kışı bahar, düşeri gerçek.. Sensizliği aşk yapardı... |