NASIL ACIRIM
En güzel yıllarımı doyarak yaşıyorken,
Beklemediğim anda bir hal geldi başıma, Sevdanın deryasına sel olup taşıyorken, Veda etmek zorunda kaldım sevda kuşuma. Yola çıktığımızda dönüp etrafa bakıp, Her baktığım tarafa gözyaşımı bırakıp, Gurbetin havasıyla ciğerlerimi yakıp, Uğramıştım içinden çıkılmaz bir hışıma. O zamandan bu yana hâlâ ahu zarında, Doğranıyor yüreğim körelmiş hızarında, Anlamıyorum ne var bitmeyen bizarında? Diyemiyorum gönlüm gel bu yükü taşıma. Umutla bekleyerek özlemini çekerken, Yıllardır hayaline dahi boyun bükerken, O her gün beni benden acı ile sökerken, Varlığından bırakmaz zerrece bir ışıma. Biraz yeşersin diye ıslatarak taş attım, Yaşanan anılarla maziyi hatırlattım, Duymadı istihare edip uykuya yattım, Rüyama girer ama hiç aldırmaz taşıma. Aşk deryası kurumuş, sanki görünür dibi, Çamurunda çürümüş kesilip gitmiş ipi, Anladım nazarında her şey silinmiş gibi, Yaşanan dört mevsim yaz, dönmüş bitmez kışıma. Nerede sonsuz sevgi dileyen bal dudaklım? Bu aşk hiç bitmez diyen gönlümde gizli saklım, Bilmez ki firar etti, hep onda kaldı aklım, Nasıl acırım bilse onsuz geçen yaşıma. Şiirimi günün şiiri olarak değerlendiren Seçki Kuruluna teşekkür ediyor; sevgi, saygı ve selamlar sunuyorum. |