KÖYÜMÜN YAĞMURLARIVarsın çamur olsun, köyümün dar yolları! Sararıp solmasın hiç yemyeşil çimenlerim… Değmeyin efil, efil essin kavak yelleri! Fıldır, fıldır dönsün hep, tüm köy değirmenlerim… Sabahın seher vakti, eserken bad-ı saba! Çoban önünde sürü, köylüm omzunda yaba! Hepsinin gözü yerde, yağmur bekler türaba; Koyun, kuzu ot arar, önde kösemenlerim… Büyükler elde makas, koyunları kırpıyor! Analar hallaç olmuş, durmadan yün çırpıyor! Çocuklar elde torba, kazlara yem serpiyor! Kızlar elde ip yapar, döner eğirmenlerim… Yemyeşildi eskiden, karşıdaki boz dağlar! Yağsın yine yağmurlar, yeşersin bütün bağlar! Şimdi köye dönenler, dizini dövüp ağlar! Devamlı laf üretir, tüm eleştirmenlerim… Şırıl, şırıl akarken, köyümün pınarları! Cıvıldayan kuşlara, yurt olmuş çınarları! Tüm yeşile boyansın, yolların kenarları; Hep sevgi çiçekleri, yolsun centilmenlerim… Varsın çocuklar çamur yollarda çile çeksin! Yeter ki benim köylüm, ekeceğini eksin! Kim ister o çocuklar, açlıktan boyun büksün? Her güzel sözü her gün, söyler öğretmenlerim… Antalya-2021/11 Halil Şakir Taşçıoğlu TDK: Kösemen: sürünün önünde giden koç ya da teke… Eğirmen: yün ip yapmada kullanılan kirmen… Türap: toprak… |