BABA İLYAS
Amasya’da meşhur alim ve arif
Dergahı ilim yuvası maarif Müşahede eder oldukça zarif Hep öğreten biridir Baba İlyas Emir Timur Şirvan İle gönderdi Pir Sadrettin hocasıydı önderdi İçindeki şüphe onu dönderdi Mürsitlerin piridir Baba İlyas Hayal edip Peygamberle uyurdu Allah Resulü bir gece duyurdu ’’ Sen yine Sadrettin’e git ’’ buyurdu Hayallerin seridir Baba İlyas Rüyasında görmüş kırmaz Gül’ünü Bekleyip şeyhinin öptü elini Hasretle kavrulup büktü belini Şeyhlerinin yeridir Baba İlyas Memlekette irşadla meşgul oldu Ömrü burada bağ evinde soldu Sevenlerin gönlü hüzünle doldu Erenlerin eridir Baba İlyas Sofanın taşları yerinden atar Yıkanır bedeni keramet katar Düşmeden kendini eliyle tutar Ölü değil diridir Baba İlyas Sadık KARADEMİR Amasya’da bulunan meşhur âlim ve ariflerdendir. Emir Timur Anadolu’ya gelince onu Şirvan’a göndermiş, orada ona bazı şeyler vermişti. Pir İlyas Hazretleri de çaresiz Şirvan’da kalmış ve talebelere ders vermeye başlamıştı. Nice zaman sonra Pir Sadrettin Hazretleri’ne bağlanarak onun hizmetinde bulundu. Bu sırada erbainlere oturup müşahedelerde de bulunduysa da zaman zaman kendisinin âlim, Pir Sadreddin Hazretleri’nin de ümmî (cahil) olduğu aklına geldiği için bağlılığında zayıflama olmuştu. Sonunda asıl memleketi olan Amasya’ya döndü. Burada 12 yıl kadar kuvvetli bir müşahede ve riyazetle meşgul oldu. Bir aralık Şeyh Zeynüddin Hafi Hazretleri’nin Horasan’da bulunduğunu duydu ve oraya gitmek istedi. Fakat bir gece rüyasında Allah Resulü (s.a.v.)’nü gördü. Allah Resulü (s.a.v.) ona: "Molla İlyas! Sen yine Sadreddin’e git" buyurdu. O da hemen sabah olur olmaz Pir Sadreddin Hazretleri müridleri ile birlikte oturmakta iken onlar: "Dervişler! Molla İlyas geliyor. Onu karşılayın" dedi. İlyas’ı öğleye kadar beklediler. O da gelip şeyhinin elini öptü. Şeyh Sadreddin Hazretleri: "Allah Resulü (s.a.v.)’nün bir kişinin mürşidi olması binde bir kişiye nasip olur" dedi. Bundan sonra uzun süre Pir Sadreddin Efendi Hazretleri’nin hizmetinde bulunan Pir İlyas Hazretleri o sırada mücahide ve riyazete devam etti. Sonunda ondan izin alıp memleketi olan Amasya’ya döndü. Amasya’da mürşidi Pir Sadreddin Hazretleri’nin vefatını haber aldı. Bir daha da memleketinden ayrılmayıp, ömrünün sonuna kadar yöre halkını irşadla meşgul oldu. Amasya’da, kendi bağında vefat etti. Bir sofada cesedi yıkanırken, sofanın bir tarafının yıkıldığı ve düşmemesi için kendi eliyle teneşir tahtasını tuttuğu meşhurdur. Ziyaretgâh olan kabri, Amasya’nın Süvadiye mahallesindedir. |
Tarihimizin şan ve şeref abidelerini bizlere tanıttığınız için.
Tekrar hatırlamamıza vesile olduğunuz için teşekkür ediyorum.
Harika bir şiirdi.
Tebrik ediyorum.
Saygılarımla