AN - GELİR...
Dünya, bir büyük arena. Sırası gelen çıkıyor sahaya, bitmeyen bir hızla gelen gelene...
Bir taraftan, ağlayarak geliyorlar.. Bir diğer taraftan, gözleri arkada kalarak.. geldikleri yere gidiyorlar… Dünya, dolup dolup boşanıyor… Herkesin, ana hatları ve çerçevesi çizilmiş, imtihan olması için de çerçevenin içinin doldurulması kendisine bırakılmış bir kaderi ve eline verilmiş, içi boş bir defteri var!.. Herkes, kendi zannınca; eğri veya doğru bir yol tutturmuş gidiyor!.. AMMA, NASIL ve NEREYE?.. EVET, NASIL ve NEREYE ??? Nasıl bir yol ve nasıl bir son ve de nasıl bir “MÎZÂN” yaklaşıyor?.. Evet, Siz; MÎZÂN’ı da, hiç düşünür müsünüz?.. A N - G E L İ R ... ŞİİR NO: 65 * 01-12-2008 An, gelir... Düz günler’i yaşarken, ansızın; bir “AN, gelir...” Durduk yerde, aklıma; çeşit, çeşit.. “ZAN, gelir...” İmanlı geçen ömre, ilave bir; “ZAM, gelir...” İhlâs’sız yaşayana, her geçen gün; “GAM, gelir...” Gaflet ile yaşarken, ansızın; bir “AN, gelir!..” An, gelir... Ömrünü yaşamağa, ana’dan; “DOĞAN, gelir...” Çoğusu çul’suz doğar, pek azı; “HAKAN, gelir...” İnsanlığın gidişi, bana biraz; “GAMM, gelir...” Düştüğü zilletlerden; bazan, “HAFAKAN, gelir... Sonunu görmeyene, sorular “SORAN!” gelir...” An, gelir... Gözlerimin önüne, bazan; bir “DUMAN, gelir...” Derinden düşününce, RABB’imden; “BURHAN, gelir...” Evliyanın iğnesi; balık “AĞZINDAN, gelir...” YUNUS Aleyhisselâm; balık “KARNINDAN, gelir...” Gönülden akl’edenin, kalbine; “İMAN, gelir...” An, gelir... Yeryüzüne, daha çok, hükmeden; “ERKÂN, gelir...” Hükmünü sürdürecek, despot; “HÜKÜMRÂN, gelir...” Sızı çeken kalplere, ŞÂFÎ’den; “DERMAN, gelir...” Doğru yol arayana, KUR’AN’dan; “FERMAN, gelir...” Bu, nasip sofrasıdır; erken “DAVRANAN, gelir...” An, gelir... Meyveler(!) olgunlaşır, dalından; “SARKAN, gelir...” Yıkanacak cesede, kefeni; “SARAN, gelir...” Vakit, saat gelince.. mezara; “KOYAN, gelir...” Ceset, yere girince.. talkımı; “SORAN, gelir...” Cennet’lik olan, kul’a; müjdeler, “SUNAN, gelir!..” An, gelir... Teraziler kurulur, kullara; “MİZAN, gelir...” Cennet’e kavuşana, sevinçten; “İZ’ÂN, gelir...” Bu, lütfa uğrayana; “HÛRÎ ve GILMÂN, gelir...” Cehennem’e düşene, kederden; “FİGAN, gelir...” Ölüm!.. Sanma uzakta, “ANSIZIN; SIRAN, gelir ...” 29-06-2007 SAAT:07:30 Konak-İZMİR. GAMM=Keder, tasa. dert, elem, kaygı.. Mürsel Münevveroğlu ([email protected]) |