YETER Kİ KABUL ETSİN BENİ MEVLAM...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir düş’ e mahal verdi ıssızlık ve yükümlülüğü verilmiş hükümlerin bense aheste varlığımla yol alıp da düşünmeden edemedim bir iklimde saklıyım en çok da matemimle sıvadığım duvarları mabedimin ve sıvadım kollarını kalemin: Esir düştüğüm bir iklimsin, sen Sırıtan günün v/edası Asılı kaldığım bir bela mı yoksa içimin ezikliğinde Dokunmaksa hayaline Ve gecenin neşri Yüreğin fendi Yalnızlığın mahşeri kalabalığı. Sözcüklerim, bayım: Ah, sözcüklerim sökün eden yaramdan Yalandan sevmedim hem Yaralarımda saklı ay ışığı Bir yıldız isem yürekten seken Bir gül olsam ne ki solduktan sonra? Deştikçe mezarımı Delinen belleğim ve heybem Sınandığıma binaen Hala mı saklı umudum? Hala mı ıslandığım aşkın matemi? Harala gürele sevdiğimse tek gerçek Azıcık da meylettiğim huzur kim bilir nelere delalet? İçimdeki iklim İklimdeki saçak Yaralarımın bandajı işte sefil yürek Deşense ömür Telaşla sevdiğim belli ki kader Ne zaman yan çizdim ki ben aşktan? Azılı bir matem yüreği ıslıklayan Azımsanmayacak bir c/esaret Gerisin geri kaçtığım mı yalan? Geri duramadığım bir mabet Aşkın körfezi Yüreğin dehlizi Yansızlığım severken ve yaşarken Yansam ne ki sevmedikten sonra? Yanmak, bayım yanmak alev alev Sözcüklerin üstüne döktüğüm benzin misali bunca imge Tahayyülü mümkün olmasa da mutluluğun Serildiğim kadar sözcüklere Sarıldığım kadar yalnızlığa Beni bilen biri madem bir ömür boyu… Ah, sefilce süründüğüm Ah, farkında olmadan sürüldüğüm Sindiğimse yalan Sığamazken yere göğe T/aşkın mizacım Sevecen telaşım Sökün eden binlerce hece Kürediğim varsın yalnızlığı yalan olsun Varsın kanayım her söze Aşk niyetine içtiğim bedelleri Çürüğe çıkan benliğimi Çarmıha gerdiğimse dünü Çömez sakinliğimle Sayamadığım kadar derdi yüklendiğim Şifası Mevla’mda olsa da bayım… Ben sizi Allah rızası için severken Şerh düştüğüm şu beyaz zemindir mabedim Matemimle savrulduğum her gece ve hece Dibi görmekse kaderim, bayım Maruzatımı gömdüm mezarıma Benimle beraber gömülecek her sırrı ve aşkı Adamışken bir kez Yalnızlığın bekası Olsa olsa sırıtan gece Sinen rüzgâr Aklımdan firar eden binlerce hayal Gözümü sakınırken ben Gönül gözüme sirayet eden Sinemdeki hüzün ve elem Sarığım belki kayıp Sandığım olsa da kırık Kalp dediğin ne ki? Kabrime ve kıbleme dönük yüzüm Bir de Rabbime itaat ettiğim tek gerçek Tahammülü zor olsa da bunca derdin Varsın küreyim sessizliğimi Kardığım her şiir Bazense kördüğüm bellek Koptum ve yırtıldım nasıl da delik deşik Eşiğinde durduğum hayatın heba olduğu Asla değil rivayet Varsın defalarca öleyim yeter ki kabul etsin beni Mevla’m ve uğruna çırpındığım hidayet… |