CANIMIN İÇİ
Oy kirpiği okum, kaşı kemanım,
Yayımı gerdim de okum atmadı. Ne niyetler tuttum senin bahtına, Yirmi yıl bekledim falım tutmadı. İçine akıttın gözyaşlarını, Dudağına bir tebessüm düşmedi. Bir kara gecede düştüm yoluna, Leylek şakımadı, kuş ötüşmedi. Hüzün dağlarını geçtim art arda, Puslu bir İzmir’di gördüğüm şehir. Bitti zaman, saat kaldı kenarda, Her öğünde içtim tas dolu zehir! Ateş dağı gibi yanarken yavrum, Kaç yüreğe köz düşürdün bilesin. Şehrin ışıkları sönerken yavrum, Haykırdım adını, çıkıp gelmedin! Bu kez yüreğimde ben işgal ettim, Ağarırken yavaş yavaş tan yeri. Düştüm yollarına tükendim, bittim, Mateme boğulmuş gördüm İzmir’i. Kara gözlüm, kara kara baksaydın, Lazım değil kaybetseydim yönümü! Yetmez miydi kara gül bıraksaydın, Öperdim yerine her gün dönümü... İzmir yaşlı gözlerimde kalırken, Bağ bozumu diye seni verdiler! Zamanından önce yola düşerken, Yerine ölmemi istemediler. II. Ölüm senin ne ne, yer mi kalmadı, Toprağı saracak yar mı kalmadı, Dağların başında kar mı kalmadı? Karlı dağı başımıza verdiler! Seni çok özledim canımın içi, Yüreğimde nasıl daraldı açı, Sensizliğin bulunmadı ilacı, Yüreğime seni çivilediler! Gel, yine amca de, benimle oyna, Siyah perçemini devir sağ yana, Bir bar havasında geldik yanyana; Çekemedi bizi çokladı dünya, Dönemem yüzümü İzmir’den yana! Hayrettin YAZICI İzmir’de dört aylık askerken yanlış teşhis ve yanlış bir iğne uygulaması sonucu vefat eden yeğenim Rıfkı YAZICI’nın anısına. |
ANLAMLI DİZELERDİ...